Dayım bizim için yeni bir TV seti getirdi.
- My uncle brought a new TV set for us.
Bir aydır dayımla yaşıyorum.
- I've been living with my uncle for a month.
Amcamın cadde boyunca bir mağazası var.
- My uncle has a store along the street.
Bir aydır amcamla yaşıyorum.
- I've been living with my uncle for a month.
Eniştem bana bu kol saatini verdi.
- My uncle gave me this watch.
Tom'un üç eniştesi var.
- Tom has three uncles.
Amcalar, teyzeler, büyükbabalar ve büyükanneler de orada.
- The uncles, aunts, grandads and grandmas are there as well.
Tom ve John gerçekten benim amcalarım değiller.
- Tom and John aren't really my uncles.