uğrayan

listen to the pronunciation of uğrayan
Turkish - English
who suffered
calling at
uğra
pop in

I'll pop in tomorrow morning. - Yarın sabah uğrayacağım.

I think I'll pop in on Tom and see how he's doing. - Sanırım Tom'a uğrayacağım ve onun nasıl olduğunu göreceğim.

uğra
call on

You had better make sure that he is at home before you call on him. - Ona uğramadan önce onun evde olduğundan emin olsan iyi olur.

I will call on your tomorrow, weather permitting. - Hava güzel olursa, sana yarın uğrayacağım.

başarısızlığa uğrayan politikacı
also-ran
başkalaşıma uğrayan
metamorphic
değişikliğe uğrayan
vicissitudinous
dumura uğrayan organ
rudiment
dumura uğrayan organın kalıntısı
vestige
geçerken uğrayan
transient
haksızlığa uğrayan kimse
wronged
herkesin eleştirisine uğrayan kişi
aunt sally
sekteye uğrayan
standstill
uğra
flour sprinkled on dough (to keep it from sticking to one's hands while one kneads it)
zarara uğrayan çıkarlar
(Hukuk) prejudiced interests
uğrayan
Favorites