trial; trying experience, hardship

listen to the pronunciation of trial; trying experience, hardship
English - Turkish

Definition of trial; trying experience, hardship in English Turkish dictionary

ordeal
{i} çile

Bob kendi başına bu çileyi aşmak zorundadır. - Bob has to get through this ordeal on his own.

Tom Mary'ye dün geceki çileden bahsetti. - Tom told Mary about last night's ordeal.

ordeal
{i} insana çok sıkıntı çektiren iş, ateşten gömlek
ordeal
{i} işkence ile sorgulama
ordeal
{i} ateşten gömlek
ordeal
büyük slkıntı
ordeal
çetin sınav
ordeal
eskiden kullanılan işkence ile yargılama usulü
ordeal
karakter veya dayanıklılık denemesi
ordeal
{i} zorlu sınama
English - English
{i} ordeal
trial; trying experience, hardship
Favorites