Çiftliğinize bitişik bir arazi aldım.
 - I just acquired some land that's contiguous to your farm.
Hemen hemen tüm sanal bellek uygulamaları bir uygulama programının sanal adres alanını sayfalara böler; bir sayfa bitişik sanal bellek adreslerinden oluşan bir bloktur.
 - Almost all implementations of virtual memory divide the virtual address space of an application program into pages; a page is a block of contiguous virtual memory addresses.
Tom yıllarca Mary'den hoşlandı ama bir noktada onun için hisleri aşka dönüştü.
 - Tom liked Mary for years, but at some point, his feelings for her changed to love.
Hiçbir münakaşa hayrına bitmez, bir noktada illa ki tekrar su yüzüne çıkar.
 - No controversy is ever over for good. It will always resurface at some point.
Variables defined one right after the other appear to be placed contiguously in memory.