touch, feel; scratch, strike; fondle, caress (slang)

listen to the pronunciation of touch, feel; scratch, strike; fondle, caress (slang)
English - Turkish

Definition of touch, feel; scratch, strike; fondle, caress (slang) in English Turkish dictionary

paw
{i} pati

Köpeğimin büyük patileri var. - My dog has large paws.

paw
{i} pençe

Kedi pençelerini yalıyordu. - The cat was licking its paws.

Tom'un köpeği onun yeni halısı üzerinde çamurlu pençe izleri bıraktı. - Tom's dog left muddy paw prints all over his new carpet.

paw
{f} pençele

Kanguruların iki küçük ön pençesi ve iki büyük, güçlü arka pençeleri vardır. - Kangaroos have two small forepaws and two large, strong hind paws.

Kedi pençelerini yalıyordu. - The cat was licking its paws.

paw
pençe atmak
paw
(at/about ile) orasını burasını ellemek
paw
el
paw
kabaca ellemek
paw
pençelemek
paw
{i} k.dili. el
paw
mıncıklamak
paw
{i} hayvanın pençeli ayağı; pati
paw
{f} ellemek (kabaca)
paw
{f} yeri eşelemek (at)
paw
dili el
paw
{f} (hayvan) patisiyle (bir yeri) tırmalamak. 3
paw
{i} çirkin el yazısı
paw
ön ayak ile yeri eşelemek
English - English
{f} paw
touch, feel; scratch, strike; fondle, caress (slang)
Favorites