Boğazımı incelemek için bir el feneri kullanırım.
 - I use a flashlight to inspect my throat.
O, bu şehrin sanayisini incelemek için yakında buraya gelecek.
 - He will come here soon to inspect the industry of this town.
Devlet memurları bütün fabrikaları denetlediler.
 - Government officials inspected all factories.
Sami'nin arabası araştırmacılar tarafından denetlendi.
 - Sami's car was inspected by investigators.