to sprinkle or mark with freckles or small discolored spots; to spot

listen to the pronunciation of to sprinkle or mark with freckles or small discolored spots; to spot
English - Turkish

Definition of to sprinkle or mark with freckles or small discolored spots; to spot in English Turkish dictionary

freckle
{i} kusur
freckle
(Argo) anüs
freckle
{f} çillenmek
freckle
{i} benek
freckle
freckly çilli
freckle
{i} çil

Çilleri olmayan bir yüz yıldızı olmayan bir gökyüzü gibidir. - A face without freckles is like a sky without stars.

Onun kızıl saçı ve çilleri var. - He has red hair and freckles.

freckle
çil basmak
freckle
{f} çil çil yapmak
freckle
(Tıp) Çil, leke, benek
English - English
freckle
to sprinkle or mark with freckles or small discolored spots; to spot
Favorites