to set up, to organize, especially in a positive manner

listen to the pronunciation of to set up, to organize, especially in a positive manner
English - Turkish

Definition of to set up, to organize, especially in a positive manner in English Turkish dictionary

arrange
{f} kararlaştırmak
arrange
{f} sıralamak
arrange
{f} yoluna koymak
arrange
hazırlanmak
arrange
bağlamak
arrange
tanzim
arrange
(Bilgisayar) yerleştirme
arrange
düzenlemek (toplantı)
arrange
(Bilgisayar) yerleştir
arrange
(Bilgisayar) yerleştirme biçimi
arrange
düzmek
arrange
düzenle

Tom elbiselerini asar, sonra onları rengine göre düzenler. - Tom hangs his clothes, then arranges them by color.

İki pul koleksiyoncusu bir takas düzenledi. - The two stamp collectors arranged a trade.

arrange
düzenli bir şekilde yerleştirmek
arrange
(fiil) düzenlemek, ayarlamak, yoluna koymak, hazırlamak, düzeltmek, halletmek; planlamak, kararlaştırmak, sıralamak, sıraya koymak, aranje etmek
arrange
(eşyayı) (belirli bir şekilde) yerleştirmek: Elif's going to arrange the furniture in this room. Bu odanın mobilyalarını Elif
arrange
{f} aranje etmek
arrange
islah etmek
arrange
(Mukavele) düzenlemek, organize etmek
arrange
tesviye etmek
arrange
{f} hazırlamak
English - English
arrange
to set up, to organize, especially in a positive manner
Favorites