to remove the skin or outer covering of

English - Turkish

Definition of to remove the skin or outer covering of in English Turkish dictionary

Related Terms

peel

{f} soymak

Reçel için tam bir kova elmayı soymak zorundayım. - I have to peel a whole bucket of apples for a jam.

Tom cep bıçağı ile elmayı soymakta sorun yaşadı. - Tom had trouble peeling the apple with his pocket knife.

peel

{f} kabuğunu soymak

peel

{i} kabuk

peel

(Gıda) soymak meyve

peel

soyulmak

peel

pullanmak

peel

(Gıda) soyulmuş kabuk

peel

sebze kabuğu

peel

meyve kabuğu

peel

(Gıda) patates vs kabuğunu soymak

peel

(meyve/sebze/vb.) kabuk

peel

{i} meyva  kabuğu

peel

(kabuğu/derisi) soyulmak

peel

pul pul dökülmek

peel

fırıncı kureği

peel

(isim) kabuk, fırıncı küreği, fırın küreği

peel

ingiltere ile iskoçya arasındaki sınırda bulunan kare şeklinde eski kule

peel

kürek palasu

peel

{f} dökülmek (deri)

peel

{i} fırın küreği

remove the skin

kabuğunu soymak

English - English

Definition of to remove the skin or outer covering of in English English dictionary

peel

I sat by my sister's bed, peeling oranges for her.

Hyphenation

to re·move the skin or out·er co·ver·ing of

Turkish pronunciation

tı rimuv dhi skîn ır autır kʌvrîng ıv

Pronunciation

/tə rēˈmo͞ov ᴛʜē ˈskən ər ˈoutər ˈkəvrəɴɢ əv/ /tə riːˈmuːv ðiː ˈskɪn ɜr ˈaʊtɜr ˈkʌvrɪŋ əv/