to provide funds, allow for in a budget

English - Turkish

Definition of to provide funds, allow for in a budget in English Turkish dictionary

Related Terms

budget

{i} bütçe

Tom parti için üç yüz dolarlık bütçe ayırdı. - Tom budgeted three hundred dollars for the party.

Fransız hükümeti, ulusal bütçeyi vergi mükelleflerinin dengelemesi için meydan okuyan online bir oyunu piyasaya sürdü. - The French government has launched an online game that challenges taxpayers to balance the national budget.

budget

{f} ayarlamak

budget

{i} mali program

budget

{f} bütçe yap

budget

bütçede yer alan para miktarı

budget

bütçenin ayrıntılarıyla ilgilenmek

budget

{f} bütçe yapmak

budget

budget bütçe yap

budget

{i} yığın

budget

(Askeri) BÜTÇE: Gelir ve giderlerin belirli bir devre içinde karşılıklı tahminlerini gösteren cetvel

budget

{i} stok

English - English

Definition of to provide funds, allow for in a budget in English English dictionary

budget

The PM’s pet projects are budgetted rather generously.

Hyphenation

to pro·vide funds, al·low for in a Budg·et