to place on the sidelines; to bench or to keep someone out of play

listen to the pronunciation of to place on the sidelines; to bench or to keep someone out of play
English - Turkish

Definition of to place on the sidelines; to bench or to keep someone out of play in English Turkish dictionary

sideline
yan hat
sideline
basketbol yan çizgi
sideline
{i} tâli hat
sideline
kenar çizgisi
sideline
ek iş
sideline
ek görev
sideline
yan çizgi

Tom yan çizgide kaldı. - Tom stayed on the sideline.

sideline
Devre dışı bırakmak

The caliph enjoyed absolute power, one that sidelined the ulama to merely a consultative role.

sideline
yan iş/yan çizgi
sideline
{i} yan yol
sideline
{i} futbol, basketbol yan çizgi
sideline
sorumlu olmayan bir kimsenin görüşü
sideline
{i} asıl işten farklı ikinci bir gelir kaynağı olan iş
sideline
asıl mesleğinden ayrı meşguliyet sahası
sideline
{i} yan çizgisi
sideline
{i} tâli yol
English - English
sideline
to place on the sidelines; to bench or to keep someone out of play
Favorites