to infest or overrun

listen to the pronunciation of to infest or overrun
English - Turkish

Definition of to infest or overrun in English Turkish dictionary

invade
{f} istila etmek
invade
zaptetmek
invade
{f} gaspetmek
invade
tecavüz et/istila et
invade
{f} akın etmek
invade
akın et,istila et
invade
{f} saldırmak
invade
istila

1950'de Kuzey Kore Güney Kore'yi istila etti. - In 1950, North Korea invaded South Korea.

Yerliler topraklarını istilacılara karşı savunmak zorundalar. - The natives have to defend their land against invaders.

invade
doldurup taşırmak
invade
tecavüz etmek
invade
baskın yapmak
invade
basmak
invade
istila et

İnsanlar ona çok yakın durarak onun kişisel alanını istila ettiğinde Tom bunu sevmez. - Tom doesn't like it when people invade his personal space by standing too close to him.

İnsanların isimlerini düzgün telaffuz edemedikleri ülkeleri istila etmesine izin verilmemelidir. - People shouldn't be allowed to invade countries whose names they can't pronounce correctly.

invade
{f} içini kaplamak
invade
(fiil) saldırmak, ele geçirmek, akın etmek, istila etmek, içini kaplamak, ihlal etmek, gaspetmek
invade
{f} ele geçirmek
invade
{f} saldırmak, hücum etmek
English - English
invade
to infest or overrun

    Hyphenation

    to in·fest or o·ver·run

    Turkish pronunciation

    tı înfest ır ōvırrʌn

    Pronunciation

    /tə ənˈfest ər ˈōvərˌrən/ /tə ɪnˈfɛst ɜr ˈoʊvɜrˌrʌn/
Favorites