Neredeyse her gün münakaşa ederim.
 - I argue almost every day.
Ne hakkında münakaşa ettiler.
 - What did they argue about?
Tom Mary ile tartışmak istemiyordu.
 - Tom didn't want to argue with Mary.
Bazı insanlar tartışmaktan nefret ederler.
 - Some people hate to argue.