Bir adam kral olmak istediğine karar verir; çok geçmeden bu arzunun sonucu olarak binlerce insan ölür.
 - A man decides he wants to be king; thousands of people die shortly thereafter as a result of this desire.
Tom, beni arzu ettiğim şeyi yapmaktan alıkoydu.
 - Tom stopped me from doing what I wanted to do.
Müşterilerimizin istek ve gereksinimlerini karşılamayı amaçlıyoruz.
 - We aim to satisfy our customers' wants and needs.
Eğer benim yapmamı istiyorsan, senin çocuklarına bakmaya istekliyim.
 - I'm willing to take care of your children, if you want me to.
İsteklerinizi ihtiyaçlarınızdan ayırın.
 - Separate your wants from your needs.
Arkadaşlarını kendi istekleriyle seçmek istiyorlar.
 - They want to choose their mates by their own will.
Müşterilerimizin istek ve gereksinimlerini karşılamayı amaçlıyoruz.
 - We aim to satisfy our customers' wants and needs.
İsteklerinizi ihtiyaçlarınızdan ayırın.
 - Separate your wants from your needs.
İhtiyaç duyduğun yardımı almanı istiyorum.
 - I want you to get the help that you need.
İsteklerinizi ihtiyaçlarınızdan ayırın.
 - Separate your wants from your needs.
Kalmak istemek yanlış mı?
 - Is it wrong to want to stay?
Uzun zamandır oraya gitmek istemektesin, değil mi?
 - You have wanted to go there for a long time, haven't you?