to don, or garb with, a veil

listen to the pronunciation of to don, or garb with, a veil
English - Turkish

Definition of to don, or garb with, a veil in English Turkish dictionary

veil
{f} peçe ile örtmek
veil
{i} peçe

O, yaralarını gizlemek için bir peçe takar. - She wears a veil to hide her wounds.

O yüzünü bir peçenin arkasına sakladı. - She hid her face behind a veil.

veil
{i} duvak
veil
(Arılık) arıcı maskesi
veil
{i} örtü

Geceydi ve bir karanlık örtüsü bütün sokakları kapladı. - It was night, and a veil of darkness covered the streets.

Elitizm in eleştirisi genellikle entelektüel karşıtı örtülüdür. - Criticism of elitism is often veiled anti-intellectualism.

veil
gizlemek

O, yaralarını gizlemek için bir peçe takar. - She wears a veil to hide her wounds.

veil
maske
veil
saklamak
veil
{f} örterek sakla
veil
(Tıp) Amnion kesesinin çocuğun yüzünü örten kısmı
veil
{i} perde [fot.]
veil
(Tıp) Yumuşak damak
veil
perde maske
veil
{i} yaşmak
veil
(fiil) peçe takmak, peçe ile örtmek, gizlemek, maskelemek
veil
{f} maskelemek
veil
{i} örtü, perde: a veil of dust toz perdesi. behind a veil of secrecy bir gizlilik
English - English
veil
to don, or garb with, a veil
Favorites