English - Turkish
Definition of to devote, set apart, or give up, as one's self, to a duty or service in English Turkish dictionary
- dedicate
- {f} ithaf etmek
Bu bir sonraki şarkıyı gelin ve damada ithaf etmek istiyorum.
-I'd like to dedicate this next song to the bride and groom.
Bu şarkıyı Mary'ye ithaf etmek istiyorum, dünyadaki en güzel kadın.
-I want to dedicate this song to Mary, the most beautiful woman in the world.
- dedicate
- ada
O, hayatını barışa adadı.
-He dedicated his life to peace.
On yıldır kendini biyoloji çalışmalarına adadı.
-He dedicated himself to biology studies for almost ten years.
- dedicate
- {f} adamak
Bütün zamanımı bu projeye adamak istiyorum.
-I want to dedicate all my time to this project.
Bu şarkıyı ona adamak istiyorum.
-I want to dedicate this song to him.
- dedicate
- {f} tahsis etmek
- dedicate
- {f} to -in adına sunmak, -e ithaf etmek
- dedicate
- ata
- dedicate
- {f} vermek
- dedicate
- (Askeri) Vakfetmek, tahsis etmek
- dedicate
- {f} adamak, vakfetmek
- dedicate
- {f} hizmete sunmak
Related Terms
English - English
Definition of to devote, set apart, or give up, as one's self, to a duty or service in English English dictionary
- dedicate
to devote, set apart, or give up, as one's self, to a duty or service
Hyphenation
to devote, SET apart, or give up, as one's self, to a du·ty or ser·vicePronunciation
Resimler
History
Favorites