English - Turkish
Definition of to defame, lampoon, satirize, institute a process in a court of admiralty in English Turkish dictionary
- libel
- (Kanun) hakaret davası
- libel
- lekelemek
- libel
- (Politika, Siyaset) hakaret
- libel
- (Kanun) dava dilekçesi
- libel
- onur kırıcı yayın
- libel
- karalamak
- libel
- iftira
İftira niteliğindeki sütun hâlâ önceden bahsedilen gazetenin internet sitesinde okunabilir.
-The libelous column can still be read on the website of the previously mentioned newspaper.
Aktris dergiye iftira davası açtı.
-The actress sued the magazine for libel.
- libel
- onur kırıcı yayın yapmak
- libel
- karalayıcı yerme
- libel
- istida
- libel
- {f} iftira etmek
- libel
- {f} onurunu lekelemek
- libel
- {i} yayın yoluyla hakaret
- libel
- {f} yayın yoluyla hakaret etmek
- libel
- {f} yazılarıyla iftira etmek
- libel
- şeref kırıcı neşriyat
- libel
- libelousif tira kabilinden
Related Terms
English - English
Definition of to defame, lampoon, satirize, institute a process in a court of admiralty in English English dictionary
- {v} libel
to defame, lampoon, satirize, institute a process in a court of admiralty
Hyphenation
to defame, lampoon, satirize, in·sti·tute a proc·ess in a Court of ad·mi·ral·tyPronunciation
Resimler
Favorites