English - Turkish
Definition of to cause to persist; make permanent in English Turkish dictionary
- persist
- ısrar etmek
Hata yapmak insana mahsustur ama hatada ısrar etmek şeytanidir.
-To err is human, but to persist in error is diabolical.
- persist
- üstelemek
- persist
- sürüp gitmek
- persist
- vazgeçmemek
- persist
- üzerine düşmek
- persist
- devamlı olarak
- persist
- israr etmek
- persist
- sürmek
- persist
- devam etmek
- persist
- ısrar et
Bayan böyle eski moda bir gömlek giymekte ısrar etti.
-The lady persisted in wearing such an old-fashioned shirt.
Çocuk fikrinde ısrar etti.
-The boy persisted in his opinion.
- persist
- {f} sebat etmek
- persist
- üzerinde durarak
- persist
- persistencei sebat
- persist
- persistent ısrar eden
- persist
- {f} inat etmek
- persist
- üzerinde durmak
- persist
- devamlı
Burada devamlı bir ağrı var.
-I have a persistent pain here.
- persist
- {f} in -de ısrar etmek, -de ayak diremek, -de inat etmek
- persist
- (fiil) sürmek, devam etmek, sürdürmek, ısrar etmek, sebat etmek, inat etmek
Related Terms
English - English
Definition of to cause to persist; make permanent in English English dictionary
- persist
This would not be saved after his session terminates because we don't have an actual user identity to allow us to persist the settings.
to cause to persist; make permanent
Hyphenation
to cause to persist; make per·ma·nentPronunciation
Resimler
History
Favorites