English - Turkish
Definition of to bring into contact with a substance that can cause illness (a pathogen) in English Turkish dictionary
- infect
- (hastalık) bulaştırmak
- infect
- {f} bulaştırmak
- infect
- etkile/bulaş/bulaştır
- infect
- bulaş
Bir hastalığa bulaştırıldınız.
-You've been infected.
Doktorum bana cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyona yakalandığımı söyledi.
-My doctor told me that I had contracted a sexually transmitted infection.
- infect
- (Tıp) enfekt
Virüs tarafından enfekte edilmekten korkmuyor musun?
-Aren't you afraid of getting infected by the virus?
Tom ve çalışanları tüm enfekte koyunları öldürdü.
-Tom and his workers killed all the infected sheep.
- infect
- (Arılık) enfekte olmak
- infect
- bulaşmak
- infect
- geçirmek
- infect
- bulaştir
- infect
- bulaştırma
- infect
- {f} aşılamak
- infect
- (fiil) bulaştırmak, enfekte etmek, bozmak, aşılamak
- infect
- infection bulaşma
- infect
- geçme
- infect
- (Tıp) Bulaştırmak, hastalığı sirayet etmek
- infect
- herhangi bir hissi sirayet ettirmek
- infect
- sirayet
- infect
- bulaş,bulaştır
Related Terms
English - English
Definition of to bring into contact with a substance that can cause illness (a pathogen) in English English dictionary
- infect
to bring into contact with a substance that can cause illness (a pathogen)
Hyphenation
to bring in·to con·tact with a sub·stance that Can cause ill·ness (a pathogen)Resimler
Favorites