to begin with

listen to the pronunciation of to begin with
English - Turkish
ilk neden olarak
evvela
bir kere
(Konuşma Dili) en başta
(Konuşma Dili) başlangıçta

O, başlangıçta bir şeyi ne kadar severse sevsin bir süre sonra ondan sıkılacaktır. - He soon grows tired of a thing regardless of how much he liked it to begin with.

evvela
(Konuşma Dili) ilk neden olarak
(Konuşma Dili) başlangıç olarak
ilk önce
bir kere
ilk olarak
(Konuşma Dili) öncelikle

Onun tezi bir anlam ifade etmiyor. Öncelikle onun teması belirsiz. - His thesis doesn't make sense. To begin with, its theme is obscure.

Öncelikle,devlet tahvilleri bir bakkal dükkânı çalıştırmak için yeterli değiller. - To begin with, the funds are not sufficient for running a grocery store.

(Fiili Deyim ) ile başlamak
English - English
first of all, firstly, first and foremost
to begin with

    Hyphenation

    to Beg·in with

    Turkish pronunciation

    tı bîgîn wîdh

    Pronunciation

    /tə bəˈgən wəᴛʜ/ /tə bɪˈɡɪn wɪð/

    Videos

    ... Let's begin with tonal distribution. ...
    ... man to begin with. ...
Favorites