to become moldy; to be covered or filled, in whole or in part, with a mold

listen to the pronunciation of to become moldy; to be covered or filled, in whole or in part, with a mold
English - Turkish

Definition of to become moldy; to be covered or filled, in whole or in part, with a mold in English Turkish dictionary

mold
{f} küflendirmek
mold
{f} biçimlendirmek
mold
{f} şekil vermek
mold
{i} yapı

Bir insan, bir kalıp içinde yapılamaz. - A man cannot be made in a mold.

mold
{i} şekil
mold
{i} küf

Biraz küflü ekmekten başka bir şeyimiz yok. - We have nothing but some moldy bread.

Ekmekte küf var. Yani artık onu yiyemeyiz. - There's mold on the bread. This means that we can't eat it anymore.

mold
prekast yapım kalıbı
mold
kalıp yapmak
mold
(Aİ) bkz.mould
mold
f küflendirmek
mold
küflülük
mold
küf bağlamış
mold
mold pub
mold
(Tıp) Mantarın herhangi bir yüzey üzerinde meydana getirdiği küf tabakası
mold
küf bağlamak
mold
(Tıp) iplikçik halinde yapı gösteren herhangi bir mantar, fungus
mold
(isim) kalıp, şekil, yapı, yaradılış, küf, gübreli toprak, humuslu toprak
mold
{i} gübreli toprak
mold
molderkalıpçı
English - English
mold
mould
to become moldy; to be covered or filled, in whole or in part, with a mold

    Hyphenation

    to be·come moldy; to be cov·ered or filled, in whole or in part, with a mold

    Pronunciation

Favorites