Modern köprüler şekil olarak benzer.
- Modern bridges are similar in shape.
Yeni Zelanda'nın iklimi, Japonya'nınkine benzerdir.
- The climate of New Zealand is similar to that of Japan.
Sen herhangi bir benzerlik görüyor musun?
- Do you see any similarities?
Etnik guruplar arasındaki bazı benzerlikler nedir?
- What are some similarities among ethnic groups?
NASA Galileo'nunkine benzeyen jeneratörler taşıyan 22 uzay uçuşunun üçünün kazayla sonuçlandığını söylüyor.
- NASA says three of 22 space missions that carried generators similar to Galileo's ended in accidents.
Pozitron bir elektrona benzeyen küçük bir parçacıktır fakat pozitif elektrik yüklüdür.
- A positron is a small particle similar to an electron, but with a positive electric charge.
Biz çok benzeriz ve aynı zamanda çok farklıyız.
- We are so similar and so different at the same time.
Lisa o kadar yeteneklidir ki kendisi için vida ve benzeri küçük nesneleri bile yapabilir.
- Lisa is so skillful that she can even make screws and similar small objects for herself.
Bütün ömrümce buna müşabih şey görmedim.
- I haven't seen something similar my whole life.
Hepiniz aynı şekilde davranıyorsunuz.
- You all display similar behavior.
Aynı sorunlarla daha önce yüz yüze geldik.
- We've run into similar problems before.
Aynı yaklaşımı biz de sürdürüyoruz.
- We too have a similar approach.
... And the rental experience on the tablet is very similar to the one that you saw on the ...
... to working toward, uh, getting--getting a similar bill through the Senate as well. It's ...