time free from work or duties

English - Turkish

Definition of time free from work or duties in English Turkish dictionary

Related Terms

leisure

boş vakit

Ne kadar boş vakit bulursa o kadar mutlu olur. - The more leisure he has, the happier he is.

Onlar tüm boş vakitlerinde ne yapıyorlar? - What do they do with all their leisure time?

leisure

{i} boş zaman

Boş zamanımı çoğunlukla radyo dinleyerek geçiririm. - I often spend my leisure time listening to the radio.

Onu boş zamanınızda yapabilirsiniz. - You can do it at your leisure.

leisure

serbest

leisure

{i} uygun zaman

leisure

(Ticaret) aylaklık

leisure

işsiz

leisure

gündelik

leisure

boş zaman faaliyeti

leisure

serbestlik

leisure

{i} acelesi olmama

leisure

(Sosyoloji, Toplumbilim) boş zaman (faaliyeti)

leisure

rahat

Hayal sırasında, insanlar rahat bir hayatı hayal ettiler. - During the bubble, people dreamt of a life of leisure.

leisure

boş

Onun spor için boş zamanı yok. - He has no leisure for sport.

Boş vaktimde ne yapacağımı bilmiyorum. - I don't know what to do with my leisure.

English - English

Definition of time free from work or duties in English English dictionary

leisure

Turkish pronunciation

taym fri fırm wırk ır dutiz

Pronunciation

/ˈtīm ˈfrē fərm ˈwərk ər ˈdo͞otēz/ /ˈtaɪm ˈfriː fɜrm ˈwɜrk ɜr ˈduːtiːz/