the very same

English - Turkish

Definition of the very same in English Turkish dictionary

Related Terms

the same

{i} tıpkı

the same

{i} farketmez

the same

{i} değişmemiş

the same

{i} aynı

Bir insanın kalbi, yaklaşık olarak yumruğuyla aynı boyuttadır. - A person's heart is approximately the same size as their fist.

Fahrenheit, termometreyi bulan Alman bir mucittir. Aynı zamanda onun ismi bir sıcaklık birimine verilmiştir. - Fahrenheit is a German inventor who invented the thermometer. At the same time, his name is given to a unit of temperature.

the same

{i} aynen

the same

{i} aynı şekilde

O, işi babasının yaptığı gibi aynı şekilde yaptı. - He did business in the same manner as his father did.

Tom tam olarak Mary gibi aynı şekilde hissediyor. - Tom feels exactly the same way as Mary does.

the same

{i} farksız

very same

Aynı

Ben sadece aynısını John'a söylüyordum. - I was just saying the very same thing to John.

Aynı hatayı tekrar yaptın. - You have made the very same mistake again.

the same

aynı kişi

the same

aynısı

English - English

Definition of the very same in English English dictionary

exactly the same

Related Terms

the same

idem

The same

ilk

the same

{i} same thing as mentioned before

Hyphenation

the ve·ry same

Turkish pronunciation

dhi veri seym

Pronunciation

/ᴛʜē ˈverē ˈsām/ /ðiː ˈvɛriː ˈseɪm/

Videos

... to do is to go back to the very same policies that got us there. ...

... Well, believe it or not, that same comet, the very same comet that initiated the British ...