the people at such a gathering, as a collective

listen to the pronunciation of the people at such a gathering, as a collective
English - Turkish

Definition of the people at such a gathering, as a collective in English Turkish dictionary

meeting
toplantı

Toplantıyı şimdi başlatalım mı? - Shall we start the meeting now?

Yağmur nedeniyle toplantı iptal edildi. - The meeting was canceled because of the rain.

meeting
miting

Tom seninle bir miting yapmak ister. - Tom wants to have a meeting with you.

Tom gelinceye kadar mitinge başlamayacağız. - We won't start the meeting until Tom comes.

meeting
{i} buluşma

Burada seninle buluşmayı asla hayal etmedim. - Never did I dream of meeting you here.

Tom'un patronuyla buluşması gerilimli idi. - Tom's meeting with his boss was very tense.

meeting
{i} görüşme

Ben kısa sürede seninle tekrar görüşmek için sabırsızlanıyorum. - I look forward to meeting you again soon.

Seninle görüşmeyi iple çekiyorum. - I've been looking forward to meeting you, Tom.

meeting
{i} oturum
meeting
(Askeri) MİTİNG, TOPLANTI
meeting
{i} karşılama

Onu karşılamak amacıyla oraya gittim. - I went there for the purpose of meeting him.

Şirketimizin ilk önceliği, müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılamaktır. - Our company's first priority is meeting our customers' needs.

meeting
bitişme
meeting
vuslat
meeting
uğrak
meeting
karşılaşma

Sanki onun benimle karşılaşmaktan çekindiğini hissettim. - I felt as if he shrank from meeting me.

Karşılaşmamız oldukça raslantıydı. - Our meeting was quite accidental.

meeting
meydan toplantısı
meeting
buluşma/topluluk/toplant
meeting
meeting place toplantı yeri
meeting
Kuveykır kilise binası
meeting
summit meetingzirve toplantıse
meeting
meeting house toplant için kullanılan ev
English - English
meeting

What has the meeting decided.