the last extremity; the end; death; outrance

English - Turkish

Definition of the last extremity; the end; death; outrance in English Turkish dictionary

Related Terms

utterance

{i} ifade

utterance

kavil

utterance

çıkarma (inilti/ses)

utterance

ses

utterance

sözce

utterance

lafa dökmek

Mecazi anlatımlar lafa döküldüğü zaman varlığını mutlaka hissettirir.

utterance

piyasaya sürme

utterance

{i} telâffuz

utterance

{i} söz söyleme

utterance

{i} söyleme

utterance

{i} konuşma

utterance

{i} dile getirme

utterance

{i} söyleyiş

Bu söyleyiş bir cümle değildir. - This utterance is not a sentence.

utterance

{i} ses çıkarma

utterance

{i} söz; ses

utterance

{i} (inilti/ses) çıkarma

English - English

Definition of the last extremity; the end; death; outrance in English English dictionary

utterance

Hyphenation

the last extremity; the end; death; ou·trance