English - Turkish
Definition of the fermented juice of grapes in English Turkish dictionary
- wine
- şarap
John birçok şişe şarap içti.
-John drank many bottles of wine.
Onların başka şarapları yok.
-They have no more wine.
- wine
- şarap ikram etmek
- wine
- meyva şarabı
- wine
- kefeki taşı
- wine
- wine cellar şarap mahzeni
- wine
- wine vinegar üzüm sirkesi
- wine
- wine measure şarap ölçü sistemi
- wine
- wine merchant şarap tüccarı
- wine
- {i} şarap. f
- wine
- {f} ağırlamak
- wine
- mey
Parti için bir düzine şarap kadehi ve meyve suyu için iki düzine bardak aldım.
-For the party I bought a dozen wine glasses and two dozen cups for juice.
- wine
- {i} şaraplı eğlence
- wine
- wine stone şarap fıçısının dibinde kalan asit tartarik
- wine
- {f} şarap sunmak
- wine
- {f} şarap içmek
Ben bira ve şarap içmekten hoşlanırım.
-I like drinking beer and wine.
Biz biraz şarap içmek istiyoruz.
-We'd like to have some wine.
- wine
- şarap içirmek
- wine
- {i} şarap rengi
Related Terms
English - English
Definition of the fermented juice of grapes in English English dictionary
- wine
the fermented juice of grapes
Turkish pronunciation
dhi fırmentıd cus ıv greypsPronunciation
/ᴛʜē fərˈmentəd ˈʤo͞os əv ˈgrāps/ /ðiː fɜrˈmɛntəd ˈʤuːs əv ˈɡreɪps/
Resimler
History
Favorites