English - Turkish
Definition of the drink made by infusing these dried leaves or buds in hot water in English Turkish dictionary
- tea
- bitki çayı
Tom kendisine bir fincan bitki çayı koydu.
-Tom poured himself cup of herbal tea.
- tea
- öğleden sonraları yenen hafif yemek
- tea
- {i} esrar [amer.]
- tea
- çay
Kahveyi çaydan daha çok seviyorum.
-I like coffee better than tea.
Çay veya kahve ister misin?
-Would you like coffee or tea?
- tea
- çay ziyafeti
- tea
- çay içmek
Bir fincan çay içmek istiyorum.
-I want to drink a cup of tea.
Bir fincan çay içmek ister misin?
-Do you want to have a cup of tea?
- tea
- çay vermek
- tea
- kuru çay yaprağı
- tea
- demli içecek
- tea
- tea bag çay yapmak için içinde çay yapraklan bulunan kâğıt torba
- tea
- (isim) çay, esrar [amer.]
- tea
- tea ball içine çay yaprakları konulup ka
- tea
- {i} çay partisi; çay: She's giving a tea tomorrow. Yarın bir çay partisi verecek. Will you come for tea this afternoon? Bu öğleden
- tea
- Thea sinensis
Related Terms
English - English
Definition of the drink made by infusing these dried leaves or buds in hot water in English English dictionary
- tea
Would you like some tea?.
the drink made by infusing these dried leaves or buds in hot water
Hyphenation
the drink made by in·fus·ing these dried leaves or buds in hot wa·terTurkish pronunciation
dhi drîngk meyd bay înfyuzîng dhiz drayd livz ır bʌdz în hät wôtırPronunciation
/ᴛʜē ˈdrəɴɢk ˈmād ˈbī ənˈfyo͞ozəɴɢ ˈᴛʜēz ˈdrīd ˈlēvz ər ˈbədz ən ˈhät ˈwôtər/ /ðiː ˈdrɪŋk ˈmeɪd ˈbaɪ ɪnˈfjuːzɪŋ ˈðiːz ˈdraɪd ˈliːvz ɜr ˈbʌdz ɪn ˈhɑːt ˈwɔːtɜr/
Resimler
Favorites