the act of arranging

listen to the pronunciation of the act of arranging
English - Turkish

Definition of the act of arranging in English Turkish dictionary

arrangement
aranjman

Tom çiçek aranjmanına hayran kaldı. - Tom admired the flower arrangement.

Bu çiçek aranjmanını seviyorum. - I love this floral arrangement.

arrangement
{i} düzenleme

Bu düzenleme sadece geçici. - This arrangement is only temporary.

Ken'ichi tarafından yapılan düzenlemeler sayesinde, kadınlar kasaba civarında çalışmak için değişik yerler buldu. - Thanks to the arrangements made by Ken'ichi, the women found various places to work around town.

arrangement
{i} ayarlama
arrangement
düzen

Parti için düzenlemelerle ilgileneceğiz. - I'll see to the arrangements for the party.

Ken'ichi tarafından yapılan düzenlemeler sayesinde, kadınlar kasaba civarında çalışmak için değişik yerler buldu. - Thanks to the arrangements made by Ken'ichi, the women found various places to work around town.

arrangement
hazırlık

Onlarla önceden hazırlıklar yapmalıyız. - We must make arrangements with them beforehand.

arrangement
{i} müz. aranjman
the act of
eyleminin
arrangement
{i} sıralama
arrangement
{i} tertip
arrangement
ayarlama/düzenleme
arrangement
{i} (çiçek için) aranjman
arrangement
(isim) düzenleme, ayarlama; diziliş, düzen, tertip, sıra, sıralama, hazırlık, aranjman, anlaşma, plan
arrangement
(Avrupa Birliği) düzenleme, tanzim
arrangement
{i} sıra
arrangement
{i} yerleştirme
English - English
arrangement
the act of arranging

    Hyphenation

    the act of ar·rang·ing

    Turkish pronunciation

    dhi äkt ıv ıreyncîng

    Pronunciation

    /ᴛʜē ˈakt əv ərˈānʤəɴɢ/ /ðiː ˈækt əv ɜrˈeɪnʤɪŋ/
Favorites