Definition of tema. in Turkish Turkish dictionary
- tem
- Herhangi bir sanat eserinde işlenen ana konu
- Asıl konu. Öğretici veya edebî bir eserde işlenen konu, düşünce, görüş
- Öğretici veya edebî bir eserde işlenen konu, düşünce, görüş
- Asıl konu
- Bir besteyi oluşturan temel motif
- Bir bestede başlıca müzikal fikir ya da konu
Definition of tema. in Italian Turkish dictionary
- tema
- izlek
- bahis konusu
Definition of tema. in Turkish English dictionary
- theme
We had a thrilling time at the theme park.
-Biz tema parkında heyecan verici bir zaman geçirdik.
What's your favorite TV show theme song?
-Favori TV show tema şarkın nedir?
- {i} subject
- plot
The main idea of the plot is not clear.
-Temanın ana fikri açık değil.
- (Pisikoloji, Ruhbilim) thema
The thematic and motivic works of Mozart and Schubert are basically quite similar.
-Mozart ve Schubert'in tematik ve motivik çalışmaları temel olarak oldukça benzer.
- theming
- leitmotiv
- theme, subject, topic
- topic
- leitmotif
- mus. theme, thema
Definition of tema. in Spanish English dictionary
- topic
- topic, theme, subject matter
- mania, obsession
- text
Definition of tema. in Italian English dictionary
- fear, concern
- theme, subject, topic, motif, essay, composition
- stem
- composition
Compare your composition with the example.
-Paragona il tuo tema all'esempio.
Your composition has a few mistakes.
-Il vostro tema ha qualche errore.
Definition of tema. in Portuguese English dictionary
- theme
Alienation is a common theme of twentieth-century literature.
-A alienação é um tema comum da literatura do século XX.
The female experience is a dominating theme in Mary's poetry.
-A experiência feminina é um tema dominante na poesia de Mary.
Definition of tema. in Swedish English dictionary
- theme