takvimler

listen to the pronunciation of takvimler
Turkish - English

Definition of takvimler in Turkish English dictionary

takvim
{i} calendar

A lunar month is shorter than a calendar month. - Kameri ay takvim ayından kısadır.

The date on the calendar was September 23, 1964. - Takvimdeki tarih 23 Eylül 1964'tü.

takvim
{i} almanac
takvim
calendaring
takvim
calender
takvim
date block
takvim
menology
Turkish - Turkish
(Osmanlı Dönemi) TEKAVİM
takvim
Bir yılın günlerini, aylarını, sayılı günlerini gösteren çizelge veya defter: "Takvimi iki gündür koparmadım."- A. İlhan
TAKVİM
(Osmanlı Dönemi) Günlük olaylardan bahseden gazete
TAKVİM
(Osmanlı Dönemi) Bir şeye kıymet tâyin eylemek
TAKVİM
(Osmanlı Dönemi) Ta'dil etme
TAKVİM
(Osmanlı Dönemi) Düzeltme. Doğrultma. Kıvamına koyma. Eğriyi doğru tutma
TAKVİM
(Osmanlı Dönemi) Her gün güneşin doğuşu, batışı, ay ahkâmı ve süresi kaydedilmiş olan defter
takvim
Zamanı yıllara, aylara ve günlere ayıran yöntem
takvim
Yapılacak bir işin türlü evrelerini zamana bağlı olarak gösteren program
takvim
Bir yılın günlerini, aylarını, sayılı günlerini gösteren, değişik biçimlerde yapılmış çizelgeye; zamanı yıllara, aylara ve günlere ayıran yöntem
takvim
Zamanı yıllara, aylara ve günlere ayıran yöntem: "Islak duygularla takvimlerden / Zamanı çekip alan kimdi?"- F. Halıcı
takvim
Bir yılın günlerini, aylarını, sayılı günlerini gösteren çizelge veya defter
takvîm
(Osmanlı Dönemi) düzeltme, doğrultma, kıvamına koyma, eğriyi doğru tutma, ta'dil etme, bir şeye kıymet tâyin etmek; zamanı, mühim günleri;gösteren; kısa bilgiler ihtivâ eden liste