Evacuations were ordered.
- Tahliyeler emredildi.
Wars are not won by evacuations.
- Savaşlar tahliyelerle kazanılmaz.
Your honor, I would like to discharge counsel.
- Sayın yargıç, danışmanı tahliye etmek istiyorum.
You're being discharged.
- Sen tahliye ediliyorsun.
Tom was released from prison three weeks before Mary was murdered.
- Tom Mary öldürülmeden üç hafta önce hapishaneden tahliye edildi.
Tom is being released from prison today.
- Tom bugün ceza evinden tahliye ediliyor.
They plan to evacuate all nonessential personnel from the embassy.
- Onlar büyük elçilikten tüm gereksiz personeli tahliye etmeyi planlıyorlar.
Humanitarian personnel were evacuated as the fighting worsened.
- Savaşın kötüleşmesi nedeniyle insani yardım ekibi tahliye edildi.
Your honor, I would like to discharge counsel.
- Sayın yargıç, danışmanı tahliye etmek istiyorum.
There's still time to evacuate.
- Hâlâ tahliye etmek için zaman var.
We have to evacuate immediately.
- Derhal tahliye etmek zorundayız.