tırmandı

listen to the pronunciation of tırmandı
Turkish - English
climbed up
clımbed
tırman
shin
tırman
{f} climbing

Children like climbing trees. - Çocuklar ağaçlara tırmanmayı severler.

I like climbing mountains. - Ben dağlara tırmanmayı severim.

tırman
clamber
tırman
{f} scaled

I scaled Mt. Fuji three times. - Ben Fuji dağına üç kez tırmandım.

tırman
climb

Prices continue to climb. - Fiyatlar tırmanmaya devam ediyor.

A bear can climb a tree. - Bir ayı ağaca tırmanabilir.

tırman
shinny
Turkish - Turkish
tırmandı
Favorites