Turkish - English
Definition of su altında in Turkish English dictionary
- sunken
- submerged
Whales can remain submerged for a long time.
-Balinalar uzun süre su altında kalabilir.
- {f} underwater
He was underwater for three minutes.
-Üç dakika boyunca su altındaydı.
Tom closes his eyes when he swims underwater.
-Tom su altında yüzerken gözlerinin kapatır.
- Under water
- demersal
- sualtında
- underwater
When I was a young girl, I always wanted to live underwater.
-Ben genç bir kızken hep sualtında yaşamak istedim.
A hydrophone is a microphone designed to be used underwater.
-Bir hidrofon sualtında kullanılmak üzere tasarlanmış bir mikrofondur.
- sualtında
- demersal
Related Terms
su altında
Hyphenation
su al·tın·daPronunciation
Resimler
History
Favorites