Frenleri olmayan bir bisiklete binmek yapılacak oldukça aptalca bir şey.
- Riding a bike that doesn't have brakes is a pretty stupid thing to do.
Aptallık frenleri olmayan bir bisiklete binmektir.
- Stupidity is riding a bike that doesn't have brakes.
Onun bisikleti benimkinden daha iyi.
- Her bike is better than mine.
Dün bisikleti tamir ettim.
- I fixed the bike yesterday.
Bisiklete binmeye gitmek ister misin?
- Would you like to go for a bike ride?
Tom bir bisiklete binmek için gitti.
- Tom went for a bike ride.
Sizinle döğüşmekten usandım.
- I'm tired of fighting with you.
Döğüşmekten başka seçeneğimiz yoktu.
- We had no alternative but to fight.
Motosikletim seninki gibi bir şey değil.
- My bike is nothing like yours.
Mary'nin motosikletini çalan Tom'du.
- It was Tom who stole Mary's bike.