English - Turkish
Definition of someone who works (or provides workers) during a strike in English Turkish dictionary
- rat
- {i} sıçan
Sıçanlar veba taşırlar.
-Rats carry the plague.
Kedi sıçanı kovaladı.
-The cat ran after the rat.
- rat
- {i} muhbir
- rat
- {i} fare
Fare çok yükseğe sıçrasa da, kedi tarafından yakalanır.
-If jumps too high the rat - it's captured by the cat.
Fare bir sopayla Tom tarafından öldürüldü.
-The rat was killed by Tom with a stick.
- rat
- iri fare
- rat
- kalleşlik etmek
- rat
- kalleş
- rat
- sözünden dönmek
- rat
- dönek
- rat
- argo oyunbozan
- rat
- {f} hainlik etmek
- rat
- {f} ihbar etmek
- rat
- on ile
- rat
- kadınların saçını kabarık göstermek için kullanılan ufak ilâve parça
- rat
- argo gammazlamak
- rat
- {f} argo oyunbozanlık etmek
- rat
- Mus
Benim kedimin ve senin evcil farenin iyi geçineceklerini düşünüyor musun?
-Do you think my cat and your pet rat will get along well together?
Farelerden korkuyor musunuz?
-Are you afraid of rats?
- rat
- Norway rat göçmen
- rat
- {f} parti değiştirmek
Related Terms
someone who works (or provides workers) during a strike
Hyphenation
some·one who works (or provides workers) dur·ing a strikePronunciation
Resimler
Favorites