so as to be thick or heavy

listen to the pronunciation of so as to be thick or heavy
English - Turkish

Definition of so as to be thick or heavy in English Turkish dictionary

so as to
-mek için: He did this so as to prevent theft. Bunu, hırsızlığı önlemek için yaptı
so as to
-mek amacıyla
so as to
-ecek bir şekilde
heavily
ağır bir biçimde
heavily
ağırca
so as to
-mek için
so as to
için

İşitebilmek için önde oturdu. - He sat in the front so as to be able to hear.

O, zamanında varmak için koştu. - He ran, so as to arrive on time.

so as to
-cek biçimde
So as to
-mak için
as to be
Bkz. so as to be
heavily
ağır

Onlar ağır silahlı mıydı? - Were they heavily armed?

Tüm bu mallar ağır biçimde vergilendiriliyor. - All these goods are heavily taxed.

so as to
1. -mek için: He did that so as to annoy me. Beni kızdırmak için yaptı. 2. -ecek bir şekilde: He coughed so as to attract Selmin´s attention. Selmin´in dikkatini çekecek bir şekilde öksürdü
heavily
çok

Tom Mary ile tanışmadan önce, çok içerdi. - Before Tom met Mary, he drank heavily.

Çok yağmur yağdı ve dolayısıyla beyzbol maçı iptal edildi. - It rained heavily, and consequently the baseball game was called off.

heavily
aşırı derecede

Tom aşırı derecede nefes alıyordu. - Tom was breathing heavily.

Aşırı derecede yağmur yağıyor. - It is raining heavily.

heavily
ağır şekilde

Bina yangında ağır şekilde hasar gördü. - The building was heavily damaged by fire.

Ağır şekilde sakinleşmiştim. - I was heavily sedated.

heavily
şiddetle

Tom şiddetle öksürmeye başladı ve onun sağlığı hakkında endişeliyim. - Tom has started coughing heavily and I'm worried about his health.

Ne kadar şiddetle kar yağarsa yağsın gitmek zorundayım. - No matter how heavily it snows, I have to leave.

so as to
ecek şekilde
so as to
mak için
so as to be thick or heavy

    Hyphenation

    so as to be thick or hea·vy

    Turkish pronunciation

    sō äz tı bi thîk ır hevi

    Pronunciation

    /ˈsō ˈaz tə bē ˈᴛʜək ər ˈhevē/ /ˈsoʊ ˈæz tə biː ˈθɪk ɜr ˈhɛviː/
Favorites