Turkish - English
Definition of soğanlık in Turkish English dictionary
- onion bed
- soğan
- {i} onion
Garlic and onion are good remedies against the common cold.
-Sarımsak ve soğan soğuk algınlığına karşı iyi ilaçlardır.
He could not by any means tolerate the ghastly smell of rotting onion.
-O, hiçbir şekilde berbat çürüyen soğan kokusuna tahammül edemedi.
- soğan
- {i} bulb
She planted the flower bulb in the garden.
-O, bahçeye bir çiçek soğanı ekti.
- soğan
- (Tıp) bunion
- soğan
- set
- soğan
- spring onions
- soğan
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: Alliaceae) [syn.: soğan, yabani sarmısak] onion, shallot
- soğan
- onion; bulb
- soğan
- (Botanik) bulb; corm
- soğan
- (Anatomi) bulbus
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of soğanlık in Turkish Turkish dictionary
- Soğan
- (Osmanlı Dönemi) FEHA
- Soğan
- basaliye
- soğan
- Zambakgillerden, yemeklere tat vermek için yumrusu ve yeşil yaprakları kullanılan güzel kokulu bitki (Allium cepa). Çiğdem, lale, zambak, sarımsak gibi bitkilerin toprak altındaki yumru kökü
- soğan
- Çiğdem, lâle, zambak, sarımsak gibi bitkilerin toprak altındaki yumru kökü
- soğan
- Zambakgillerden, yemeklere tat vermek için yumrusu ve yeşil yaprakları kullanılan ıtırlı bitki (Allium cepa)