situated in or dwelling in a city

listen to the pronunciation of situated in or dwelling in a city
English - Turkish

Definition of situated in or dwelling in a city in English Turkish dictionary

urban
şehirsel
urban
kentsel

Bisikletler kentsel sürdürülebilirlik için araçlardır. - Bicycles are tools for urban sustainability.

Kentsel alanlarda toplu taşıma sadece özel ulaşımdan daha hızlıdır. - Public transportation is only faster than private transportation in urban areas.

urban
{s} şehir

Şehir parkında bir iskelet bulundu. - A carcass has been found at the urban park.

Loch Ness canavarı bir şehir efsanesidir. - The Loch Ness monster is an urban myth.

urban
şehirde yaşayan veya bulunan
urban
şehir ile ilgili
urban
şehirle ilgili
urban
şehre değgin
urban
(Ticaret) kentte oturan
urban
(Ticaret) kente ait
urban
(Ticaret) kentle ilgili
urban
kent ile ilgili
urban
(İnşaat) kent, kentsel, kentli
urban
{s} şehirli
urban
{s} şehre ait
urban
{s} kentsel, kente ait; kentte bulunan; kentte oturan
urban
urban renewal şehri yeniden oturulabilir şekle koyma planı
English - English
urban
situated in or dwelling in a city

    Hyphenation

    si·tu·a·ted in or dwell·ing in a Ci·ty

    Turkish pronunciation

    sîçueytîd în ır dwelîng în ı sîti

    Pronunciation

    /ˈsəʧo͞oˌātəd ən ər ˈdweləɴɢ ən ə ˈsətē/ /ˈsɪʧuːˌeɪtɪd ɪn ɜr ˈdwɛlɪŋ ɪn ə ˈsɪtiː/
Favorites