silik

listen to the pronunciation of silik
Turkish - English
rubbed out
worn
colorless
gray
weak
barely perceptible, indistinct; (coin) the markings of which have been greatly worn down; (something) the lines or markings of which have become indistinct
meek
retiring
faceless, lacking in individuality
insignificant
worn, rubbed out; indistinct, insignificant
obscure
unobtrusive
faint
greyed
pallid
sapı silik
(Konuşma Dili) good-for-nothing, no-count
sapı silik
vagrant, drifter, bum
önemsiz ve silik kişilik
non person
Turkish - Turkish
Tam olarak okunmayan, bozuk yazı
Üstündeki yazı veya çizgiler silinmiş, bozulmuş, aşınmış olan
Kendini gösteremeyen, dikkati çekmeyen veya önemli ve belirli olmayan
Kendini gösteremeyen, dikkati çekmeyen veya önemli ve belirli olmayan: "İşte, bu şahsiyetin yanında ötekiler âdeta silik ve sinmiş kalıyordu."- R. E. Ünaydın
sapı silik
Kişiliksiz, başıboş, serseri, baldırı çıplak
silik
Favorites