siehe!

listen to the pronunciation of siehe!
German - Turkish
görmek
English - Turkish

Definition of siehe! in English Turkish dictionary

see
{f} bakmak

Gerçek bir keşif yolculuğuna çıkmak yeni manzaralar bulmakla olmaz ancak onlara yeni gözlerle bakmakla olur. - The real journey of discovery doesn't consist in exploring new landscapes but rather in seeing with new eyes.

see
bakınız

Daha fazla bilgi için www.example.com'a bakınız. - See www.example.com for more information.

Lütfen ayrıntılar için aşağıya bakınız. - Please see below for details.

see
dikkat etmek
see
farkına varmak
see
gör

Sen gitmeden önce seni görmek istiyorum. - I want to see you before you go.

Mary artık onu asla görmemeye karar verdi. - Mary decided never to see him any more.

see
{f} anlamak

Bütün yolu sadece onun evden uzakta olduğunu anlamak için yürüdüm. - I went all the way to see her only to find her away from home.

Tom, bitişik odadaki ebeveynlerinin ne konuştuğunu duyup duyamayacağını anlamak için kulağını duvara dayadı. - Tom pressed his ear against the wall to see if he could hear what his parents were discussing in the next room.

look!
bak!
see
{f} görüp geçirmek
see
{i} piskoposluk
see
gör(mek)
see
gereğini yapmak
see
see a thing through bi
see
(fiil) görmek, seyretmek, bakmak, görüp geçirmek; görüşmek; anlamak; sezmek, farketmek; göz önüne almak; uğurlamak, yolcu etmek
see
{f} görmek: If you shut your eyes you won't see anything. Gözlerini kaparsan hiçbir şey görmezsin
see
{f} farketmek
see
(isim) papalık, piskoposluk
see
{f} anlamak: Do you see what I
see
bir yolunu bulmaya çalışmak
German - English
see!
lo!
look!
see
vide