Bunun hakkında bir hayli düşündüm.
- I've thought about this a great deal.
Sana söyleyecek bir hayli şeyim var.
- I have a great deal to tell you.
Yapacak çok işim var.
- I have a great deal to do.
O, oldukça çok kazanır.
- He earns a great deal.
Tom pek çok kelebek topladı.
- Tom has collected a great many butterflies.
Amerika'da pek çok orman yangını var.
- There are a great many forest fires in America.
Ona oldukça çok borçluyum.
- I owe him a great deal.
Bu benim için oldukça çok şey ifade ederdi.
- It would mean a great deal to me.