Turkish - English
Definition of sefa in Turkish English dictionary
- joy
- (isim) Delight, pleasure; ease, peace
- pleasure
- enjoyment, pleasure
- delight
- enjoyment
- sefa sürmek
- have a good time
- sefa sürmek
- enjoy oneself
- sefa pezevengi
- rakish
- Sefa bulduk
- Thank you (said in reply to ""welcome"")
- Sefa geldin
- Welcome!
- sefa pezevengi
- good time charlie
- sefa sürmek
- to enjoy oneself, to have a good time
- zevk ve sefa
- (deyim) beer and skittles
- zevk ve sefa içinde yaşamak
- regale
- zevk ve sefa sürmek
- lead a life of pleasure
- zevk ve sefa sürmek
- to lead a life of pleasure
- zevk ve sefa yolu
- primrose path
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of sefa in Turkish Turkish dictionary
- Gönül rahatlığı, rahatlık, kaygısız ve sakin olma, safa
- Eğlence, zevk, neşe: "Beni tam manasıyla mesut eden de asıl bu çeşit tatil sefalarıydı."- Y. K. Karaosmanoğlu
- Gönül rahatlığı, rahatlık, kaygısız ve sakin olma
- Eğlence, zevk, neşe
- SEFA'
- (Osmanlı Dönemi) Kuyu içinden çıkan toprak
- SEFA'
- (Osmanlı Dönemi) Orak
- SEFA'
- (Osmanlı Dönemi) Buğday başının kılçığı
Related Terms
English - Turkish
Definition of sefa in English Turkish dictionary
- aynı sefa
- (Botanik, Bitkibilim) Şamdan otu