Onlar bizden daha duygusallar.
- They are more emotional than we.
Madison Kongrede çok duygusal bir konuşma yaptı.
- Madison made an emotional speech in Congress.
Ben çok hassas ve duygusal bir insanım.
- I'm a very sensitive and emotional person.
Bizden daha duygulular.
- They are more emotional than we.
Tom'un psikolojik sorunları var.
- Tom has psychological problems.
Seçilmiş olanlar kapsamlı tıbbi ve psikolojik testlerle yüzleşmek zorunda kalacak.
- Those selected will have to face extensive medical and psychological tests.