sapıtma

listen to the pronunciation of sapıtma
Turkish - English
aberration
kink
sapıtmak
go off one's head
sapıtmak
drivel
sapıtmak
go nuts
sapıtmak
lose one's head
sapıtmak
go driven to extremes
sapıtmak
run amok
sapıtmak
to go nuts, go crazy; to talk nonsense
sapıtmak
to go off one's head, to go nuts, to lose one's bearings; to drivel, to talk nonsense
sapıtmak
turn aside
sapıtmak
go haywire
Turkish - Turkish
Sapıtmak işi
sapıtmak
Saçmalamaya başlamak
sapıtmak
Aklını bozmak
sapıtmak
Şaşırmak
sapıtmak
Saçmalamaya başlamak. Şaşırmak: "Feride, senin kaşların lakırtılarına benziyor, güzel güzel, ince ince başlıyor, fakat sonra yolunu sapıtıyor."- R. N. Güntekin
sapıtmak
Ruhî bir düzensizlik içine düşmek
sapıtmak
Ruhsal bir düzensizlik içine düşmek
sapıtma
Favorites