Turkish - English
Definition of sanatsal in Turkish English dictionary
- art
My father is far from artistic.
-Babam sanatsallıktan uzaktır.
Unsatisfied libido is responsible for producing all art and literature.
-Tüm edebi ve sanatsal çalışmaların kaynağı, tatmin edilmemiş libidodur.
- artistic
My father is far from artistic.
-Babam sanatsallıktan uzaktır.
You live in your left brain too much. Try to use your right brain to be more artistic.
-Beyninizin sol tarafını çok kullanıyorsunuz. Daha sanatsal olabilmek için beyninizin sağ tarafını kullanmaya çalışın.
- sanatsal nesne
- (küçük) objet d'art
- sanatsal olmayan
- inartistic
- sanatsal toplantı
- conversazione
- sanatsal yapıt
- set piece
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of sanatsal in Turkish Turkish dictionary
- Sanata ilişkin, sanatla ilgili
sanatsal
Hyphenation
sa·nat·salPronunciation
Resimler
History
Favorites