Turkish - English
Definition of sakçı in Turkish English dictionary
- law
- bobby
- enforcement officer
- flic
- bull
- copper
- cop
- fuzz
- sak
- wide awake
- sak
- stem
- sak
- sharp
Stay calm and sharpen pitchforks.
-Sakin ol ve yaba keskinleştir.
- sak
- stalk
- sak
- wide awake, sharp; light sleeper
- sak
- prov
- sak
- (someone) who is a light sleeper
- sak
- alert, vigilant
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of sakçı in Turkish Turkish dictionary
- sak
- Sap
- SAK
- (Osmanlı Dönemi) Bir şeyin aslı
- SAK
- (Osmanlı Dönemi) Topuktan baldıra doğru bacağın incik yeri
- SAK
- (Osmanlı Dönemi) Mc: Şiddet
- sak
- şeriat mahkemelerinin verdiği belge
- sak
- çorabın tabandan yukarı olan kısmı
- sak
- Uyanık, gözü açık
- sak
- Kese, torba
- sak
- Uykusu hafif
- sak
- Uyanık, gözü açık, müteyakkız
- sak
- Bir üçgenin tabanı dışında kalan kenarlarından her biri(mat.)
- sak
- Bitki gövdesi