German - Turkish
Definition of reibungslos in German Turkish dictionary
- {'raybungslo: s} sürtünmesiz
English - Turkish
Definition of reibungslos in English Turkish dictionary
- fluently
- akıcı biçimde
Fransızcayı akıcı biçimde konuşmak istiyorum.
-I'd like to speak French fluently.
Tom oldukça akıcı biçimde Fransızca konuştu.
-Tom spoke French quite fluently.
- smooth
- {s} akıcı
- fluently
- şakır şakır
- smooth
- müstevi
- smooth
- topaksız
- smooth
- acı olmayan (içki)
- fluently
- bülbül gibi
- fluently
- kolaylıkla
- fluently
- akıcı bir biçimde
Onun Amerikalı kadar akıcı bir biçimde İngilizce konuştuğunu duydum.
-I heard her speaking English as fluently as an American.
Onun bir Amerikan vatandaşı kadar akıcı bir biçimde İngilizce konuştuğunu duydum.
-I heard her speaking English as fluently as a citizen of the USA.
- smooth
- sarsıntısız
- fluently
- akıcı bir şekilde
O, akıcı bir şekilde İngilizce konuşuyor.
-He speaks English fluently.
O bir Amerikalı, ama o Japonya'da doğmuş ve büyümüş olduğu için, oldukça akıcı bir şekilde Japonca konuşabiliyor.
-He is an American, but as he was born and brought up in Japan, he can speak Japanese quite fluently.
- fluently
- pürüzsüz
- fluently
- z. akıcı bir şekilde
- fluently
- düzgün olarak
- smooth
- (İnşaat) düzgün, pürüzsüz
- smooth
- (Tıp) düz yapmak, düzleştirmek
- smooth
- (fiil) düzleştirmek, düzlemek, düzeltmek, kolaylaştırmak, yumuşatmak, sakinleştirmek, sakinleşmek, süt liman olmak
- smooth
- {f} süt liman olmak
Related Terms
German - English
Definition of reibungslos in German English dictionary
- smoothly
- stainlessly (rare)
- trouble-free
- spotlessly
- problem-free
- fluently
- smooth
- flawlessly
- swimmingly
- frictionless
- like clockwork
- Es lief alles reibungslos.
- Everything went without a hitch
- Sieht man von diesen Problemen ab, läuft alles reibungslos:
- These problems apart, everything runs smoothly
- einwandfrei/reibungslos funktionieren
- to work flawlessly