I am sorry if I disturbed you.
- Sizi rahatsız ettiysem üzgünüm.
Sorry to have disturbed you.
- Seni rahatsız ettiğim için üzgünüm.
Don't bother me with such trifles.
- Ufak tefek şeylerle beni rahatsız etmeyin.
Tom won't bother you anymore.
- Tom artık seni rahatsız etmeyecektir.
People bothered me so much that I couldn't finish my work.
- İnsanlar beni o kadar çok rahatsız etti ki, işimi bitiremedim.
I'm sorry to have bothered you.
- Seni rahatsız ettiğim için üzgünüm.
I'm sorry to disturb you.
- Seni rahatsız ettiğim için üzgünüm.
The news disturbed her greatly.
- Haber onu çok rahatsız etti.
They are talking loudly when they know they are disturbing others.
- Başkalarını rahatsız ettiklerini öğrendiklerinde yüksek sesle konuşuyorlardı..
I'm sorry for disturbing you.
- Seni rahatsız ettiğim için üzgünüm.
Stop pestering me, I'm busy.
- Beni sürekli rahatsız etme, ben meşgulüm.
He pestered her with questions.
- O sorularla onu rahatsız etti.