purchase drugs

listen to the pronunciation of purchase drugs
English - Turkish
satın ilaçlar
connect
{f} bağlamak

Bu yol iki şehri bağlamaktadır. - This road connects the two cities.

İnternete bir PC bağlamak roket bilimi değildir. - Connecting a PC to the internet is not rocket science.

connect
{f} bağlanmak
connect
{f} devreye sokmak
connect
(Bilgisayar) bağlama

Onlar bir demiryolu ile şehirleri birbirine bağlamayı planlıyorlar. - They are planning to connect the cities with a railroad.

Onların işi bilgisayarları ağa bağlamaktır. - Their job is to connect the computers to the network.

connect
raptetmek
connect
ilişki kurmak
connect
bağ kurmak
connect
(Bilgisayar) bağlantısı

Onun bu işle ile hiçbir bağlantısı yoktur. - He has no connection with this affair.

Tom'un bağlantısı nedir? - What's Tom's connection?

connect
(Bilgisayar) bağlanma
connect
tutturmak
connect
(Bilgisayar) bağlantı sürücü harfi
connect
birleşmek
connect
(çınkayla) bağlamak
connect
(tren/vb.) birleşmek
connect
bağlanma, bağlama bağlamak
connect
{f} bağlamak, birleştirmek; bağlanmak, birleşmek, bağlı olmak
connect
{f} (with) (iki şey arasında) bağ kurmak
connect
(fiil) bağlamak, bitiştirmek, birleştirmek, iletişim sağlamak; devreye sokmak, bağlanmak; ilgili olmak
connect
bağla,bağlan
connect
{f} (with) (belirli bir seferle)
English - English
connect
purchase drugs

    Hyphenation

    pur·chase drugs

    Turkish pronunciation

    pırçıs drʌgz

    Pronunciation

    /ˈpərʧəs ˈdrəgz/ /ˈpɜrʧəs ˈdrʌɡz/
Favorites